Prof. Dr. Hakan TUNA
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi
Nöroşirürji ABD Öğretim Üyesi
Bir kez osteoporotik omurga çökme kırığı geçiren kişilerde ikinci bir omurga çökme kırığı yaşama riski beş kat daha fazladır. Bazen bir omurga çökme kırığı hafif semptomlarla veya hiç semptom göstermeden mevcut olabilir, ancak ilave omurga çökme kırığı ortaya çıkma riski hala mevcuttur.
Sağlıklı omurgaya sahip kişiler çoğunlukla araba kazası, spor yaralanması veya sert düşme gibi ciddi travmalar nedeniyle omurga çökme kırığına maruz kalırlar.
Travma öyküsü olmayan veya minimal travması olan 55 yaş altı hastalarda görülen omurga çökme kırıklarında metastatik tümörler neden olarak düşünülmelidir. Omurga kemikleri birçok kanser türünün yayıldığı ortak yerlerdir. Kanser, omurun bir kısmının tahrip olmasına neden olarak kemiğin çökmesine kadar zayıflamasına neden olabilir.
Belirtiler
Omurga çökme kırıklarının ana klinik semptomları, tek başına veya birkaç tanesi bir arada olmak üzere aşağıdakilerden herhangi birini içerebilir:
Teşhis
Tanı genellikle hastanın şikayetlerinin öyküsü ve fizik muayene yoluyla konulabilmekle birlikte, düz röntgen, bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) tanıyı doğrulamaya, prognozu tahmin etmeye ve hasta için en iyi tedavi seçeneğini belirlemeye yardımcı olabilir.
Röntgen: Röntgen omurların yapısını ve eklemlerin dış hatlarını gösterebilir. Ayrıca sinir köklerine bası oluşturabilecek kemik hizalanmasını, disk dejenerasyonunu ve kemiklerdeki çıkıntıları da gösterecektir.
Bilgisayarlı tomografi (BT veya CT): Omurilik kanalının şeklini, boyutunu, içeriğini ve çevresindeki yapıları gösterebilir. Bu test, ek bilgi sağlamak amacıyla omurganın miyelogramıyla birlikte yapılabilir. Bu yöntem daralma dahil kemik detaylarını göstermek için idealdir.
MRI: Vücut yapılarının 3 boyutlu görüntülerini üreten bir görüntüleme yöntemidir; omurilik, sinir kökleri ve çevre bölgelerin yanı sıra genişleme, dejenerasyon ve tümörleri de gösterebilir.
Tedavi
Konservatif (cerrahi olmayan) tedavi